Salı

MAGAZİN PARLAR: Asfalt Art Gallery’deki Sessiz Diyaloglar Sergisi...

MAGAZİN PARLAR: Asfalt Art Gallery’deki Sessiz Diyaloglar Sergisi...:  SESSİZ DİYALOGLAR    Nazan Azerı̇, tarafından düzenlenen ismi gibi konusuda Sessiz Diyaloglar olan sergide Arzu Arbak, Nazan Azerı̇ Uğ...

Asfalt Art Gallery’deki Sessiz Diyaloglar Sergisi-Yılmaz Parlar





 SESSİZ DİYALOGLAR

  
Nazan Azerı̇, tarafından düzenlenen ismi gibi konusuda Sessiz Diyaloglar olan sergide Arzu Arbak, Nazan Azerı̇ Uğur Çolak, Gül Ilgaz, Rüçhan Şahinoğlu Altınel, Pınar Yeşı̇lada, Akif Ergüleç, Derya Yücel gibi sanatcılar eserleriyle katıldılar.
Eserlerde resim, heykel ve fotoğrafa dökülmüş iç seslerinin diyalogları yansıtan üretimleri ile Akif Ergüleç -Derya Yücel’in Asfalt Art Gallery de önceden gerçekleştirdikleri " Dada sinema ve videoarta etkileri" başlıklı söyleşiler dizisinin yeni sunumunun karşılaşması enstalasyonlar yer aldı.


Farklılıkları yanısıra benzerlikleri de olan iki zaman diliminin üretimler üzerinden diyaloğu, izleyiciyi yeni yorumlara açık bırakmasına imkan sağladı.

Pınar Yeşı̇lada’ın heykelleri eserinde insan-Hayvan karışımı bir yaratık olarak sergilenirken, hayvanlarmı insanlaştı İnsanlarmı hayvanlaştı yorumunu akla getiriyor. Fotoğraf sanatcısı Arzu Arbak gönderdiği fotolara karşılık fotoğraf gönderme isteğinde bulunarak bir nevi fotograf dilinden diyaloğ kurmuş.

Elektrik lamba ve teller yalnızlıklarana rağmen çok olaya tanık olan bir yorumu ortayaçıkarıyor.
Asfalt Art Gallery’deki  Sessiz Diyaloglar Sergisi 26 Şubat 2016 tarihine kadar açık kalacaktır.
.Asfalt Art Gallery sahibi  Nazan Azerı̇ ile yaptığımız söyleşide galeri hakkında aldığımız bilgiler; Asfalt galeri şimdiye kadar pek çok grup serginin yanısıra sinema, edebiyat ve görsel sanatlar- gibi sanatın her türü üzerine  söyleşiler ile  monokl yayınları ile işbirliği yaparak yerli ve yabancı filozoflarla felsefe konuşmaları gerçekleştiren Sergilerinde, farklı kuşaklardan sanatçıları biraraya getirmeye özen göstererek onların karşılaşmalarını önemseyen Asfalt Art Gallery nin Kuruluş amacı 2011 yılında sanatın özgür üretim  ortamını beslemek,  sanatı öne alan, yaratıcı ve yeni görme, algılama ve ifade biçimleri arayışları içindeki sanatçılara alan yaratmak, onları desteklemek amacıyla Senkron Çeviri Dil Hizmetleri, Yayıncılık, Eğitim, Sanat Ltd. tarafından kuruldu. Yalnızca sergileme değil, yanısıra estetik, felsefi  tartışma ve disiplinlerarası fikir alışverişinin mekanı olmak istedi.

İlk etapta ciddi bir entellektüel ve sanatsal birikim taşıyan ve İstanbul’un önemli merkezlerinden biri olan Kadıköy’ün ihtiyaç duyduğu yeni sanat alanlarına katkı amacıyla, yalnızca Kadıköy’de yaşayan ve üreten sanatçılarla  faaliyete geçen Asfalt’ın sergileme planı, yerli ve yabancı sanatçılara da açık olarak yoluna devam edecek.


yilmazparlar@yahoo.com


Pazartesi

DİPLOMATDAN "EXLİBRİS SERGİSİ-YILMAZ PARLAR

DİPLOMATDAN "EXLİBRİS SERGİSİ"

Örneklerine papirüslerin korunduğu sandıkların dışına çakılan levhalar olarak rastlanan, Osmanlı dönemlerde tuğralar olarak karşımıza çıkan, en eski sanat olan exlibrisi, yıllardan beri icra eden exlibris sanatcısı Emek Gizem Meral Nişantaşı’nda Juno Sanatsal mekan olarakda hizmet veren dünya mutfaklarından seçme tatlarıyla ünlü restaurant’da kişisel sergisini açtı.
Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi, İspanyol Dili ve Edebiyatı bölümünün ardından Madrid CECO Enstitüsünde Dış Ticaret MBA’i tamamlamış olan Emek Gizem Meral İstanbul Konsolosluğu Ticaret Ateşeliğinde Dış Ticaraet Ekonomi Uzamanı olarak görevini yürütmekdedir.

Çocuk resim eğitim uzmanı ressam olan annesi Ayşe Seda Meral ile resim eğitimine başlayan,   Washington Çocuk Resimleri Müzesinde bir eseri ömür boyu sergilenme hakkı kazanan ve pek çok uluslararası ödül alan sanatçı Emek Gizem Meral ile özel söyleşimizde öncelikle sanatı hakkında bilgi alıyoruz ve Exlibris anlamını tarihçesini soruyoruz. “Ex Libris, kitapseverlerin kitaplarının iç kapağına yapıştırdıkları üzerinde adlarının ve değişik konularda resimlerin yer aldığı küçük boyutlu grafik çalışmalardır. Çok uzun bir geçmişe sahip bu sanat dalı, yapıldığı döneme ait kültürel, tarihsel özellikleri günümüze taşıması nedeniyle de ilgi çekmekte, sanatçılar ve koleksiyoncular arasında önemli bir değiş tokuş objesi olarak kullanılmaktadır. Exlibrisin ise kitapsever sanatçı Emek Gizem Meral’in günümüz teknolojisini de kullanarak yapmakta olduğu kişiye özel tasarım çalışmalarını içeren otomatik kaşelerdir. Kişiye özel olarak tasarlanan Exlibrisin kaşesi, kitap sahibi tarafından kitabın iç kapağına veya uygun başka bir yerine basılır böylece kitabı ödünç alan kişiye, geri vermesi gerektiğini hatırlatır.”

Hemen aklımıza eskiden çalıntı riski bugün ise yazarın istemi dışında kayıt dışı bandrolların bir şekilde teknolojiyle yapılmasına karşı sanatcının yazara uygun özel figür içeren exlibris’in ne kadar güvenli olduğunu getiriyor. 
Tarihini soruyoruz eski Türklerde "tamga" ya da bugünkü ismiyle "damga"lara Orta Asya yazıtlarında  Selçuklu ve Osmanlı kütüphanelerindeki kitaplarda ve hatta Endülüs Emevilerinin kitaplarında da genellikle tipografik mülkiyet işaretlerine olarak rastlandığını öğreniyoruz.
 İlk sergisinde büyük beğeni toplayan, Emek Gizem Meral günümüz teknolojisini de kullanarak yapmakta olduğu kişiye özel tasarım çalışmalarını içeren otomatik kaşelerinin manifestosunu açıklıyarak birkaç örnek veriyor. “Çağdaş Türk fotoğrafçılığının önemli ismi Murat Germen, Türkçe Cazın masalsı haliyle sadece kulağa değil kalbe de hitap eden Asena Akan,”  Saksafon virtüözü İlhan Erşahin için yaptığı işlerin yanı sıra; samimi ve dürüst habercilik anlayışıyla özellikle annelerin gönlünü fetheden İsmail Küçükkaya, dost canlısı, neşeli Flamenko dansçısı ve eğitmen Manuel Reina, çok özel bir müzik adamı Burç Bora Uyan ve donanımı ile hep bir adım ötede, gençlere yol gösteren yapımcı Mehmet Çam için yaptığı nefis çalışmaları gösteriyor.

Sanatla ne zaman tanıştığını soruyoruz. Ex Libris ile lisedeyken katıldığı Kesik Köprü Gençlik kampında, Prof. Dr. Hasip Pektaş’tan aldığı serigrafi baskı dersinde tanıştığını, lise yıllarında Cezmi Orhon ve Mehmet Ali Doğan ile desen çalışmaları yaptığını, çocukluğunu Ankara Devlet Güzel Sanatlar Galerisinde, Eşref Üren, Şefik Bursalı, Osman Zeki Oral, Nuri Abaç, Tuncay Betil, Prof. Dr. Oya Kınıklı, Prof. Dr. Nazan Sönmez, Prof. Dr. Hasan Pekmezci, Prof. Dr. Vildan Çetintaş gibi Türkiye’nin önemli ve fark yaratan sanatçıları ile sohbet ederek ve eser izleyerek geçtiğini anlatıyor.
Ama ilk denemeleri Üniversite yıllarında, tutkusu olan kitapları satın alabilmek için tercümanlık ve rehberlik ile iş hayatına başladığını, İlk bale öğretmeni, rol modeli, oyuncu, yönetmen ve çok kitap okuyan Yasemin Alkaya için kişiye özel, kullanışlı ve sanatsal bir hediye hazırlamak istediğinde Ex Libris çalışmalarını otomatik kaşeye uygulama fikri doğduğunu ve 2000 yılından bu yana çalışmalarına devam etmekte olduğunu ifade etti.

Otomatik kaşeye uygulanmış çalışmalarına Exlibrisin adını vermiş ve en çok yeni okumaya başlayan çocuklar için Exlibrisin yapmayı seviyor.
İzleyici ile buluşan sergi mekanı, Nişantaşı Mim Kemal Öke caddesinde yer alan sakin bahçesi, rahat atmosferi ve yaratıcı menüsüyle günün her saati hizmet veren,   Juno restaurant’ın’ ortağı Selin Günter Tümer ile ilginç bulduğumuz sanatsal hizmet vermesini soruyoruz. (İTÜ) Teknik üniverisite Endüstri ürünleri tasarım bölümü mezunu olduğunu öğrenince sanata yakınlığını öğrenmiş oluyoruz. Çeşitli sergilerle duvarlara    anlam geldiğini tabloların oluşturduğu dekorun aslında sanatcıya verdiği değeri simgelediğini  dile getiriyor. Menü hakkında bilgi almak istiyoruz.  “Juno’nun menüsünde Juno burgerden, bonfileye, odun fırınında pişen çıtır pizzadan salatalara birçok farklı alternatif sunuyoruz. Ayrıca her sezona özel mevsimsel malzemelerden hazırlanan çeşitli lezzetler ile menümüz güncelleniyor. İç mekânda 55, zeytin ağaçlarının süslediği bahçede ise 50 kişiye hizmet verebiliyoruz. Duvarlarında her ay farklı bir sergiye ev sahipliği yapan Juno’restaurantımızda özel davet ve organizasyonlar için öğlen ve akşam yemekleri için de değişik menüler hazırlanabiliyoruz.”

"Exlibris Sergisi" 13 Şubat 2016 tarihine   kadar sanatseverlere kapılarını açık tutacak.

yilmazparlar@yahoo.com 

Perşembe

61. Eurovision Serhat Hacıpaşalıoğlu San Marino-Yılmaz parlar

EUROVİSİON TARİHİNDE  İLK

Eurovision tarihinde bir ilk oluşuyor ve bir türk başka ülke adına yarışmaya katılıyor. Türkiye’nin katılmadığı 61. Eurovision Şarkı Yarışması'nda başka bir ülke adına San Marino'yu temsil edecek olan sanatcı Serhat Hacıpaşalıoğlu,  20 Ocak 2016 Çarşamba günü Ortaköy Tarihi Feriye Lokantasında basın toplantısı düzenledi.
“İsveç'in başkenti Stockholm'da gerçekleştirilecek yarışmada, ‘’Hem Türkiye adını geçireceğim hem de San Marino’yu temsil edeceğim. Çifte sorumluluk taşıyorum Aynı zamanda bir meydan okuma.”

Yoğun ilgi gören basın toplantısında sanatcı "Kendi ülkemde en doğru bilgileri paylaşmak istediğim için burada toplandık" süreci ve teklifi açıkladı. “Son yaptığım Fransızca şarkı Je M’adore geçen sonbahardan beri Avrupa’da dans ve DJ listelerinde bir numara oldu. Ve medyada yer aldı. San Marino yetkilileri, kendi adına Avrupa’da yükselen bir yıldız arayışıyla menajerimle bağlantıya geçtiler. Ekim ayından beri konuşuyoruz. Sonunda kabul ettim.’’dedi

Bu süreçte TRT ile bağlantılarının olduğunu ve sürekli temasta olduklarını belirtdi.
‘’7 Ekim’den beri TRT ile bağlantıdayız. TRT ile irtibata geçtik. Ancak bütün girişimlere rağmen cevap bile alamadık. Bana bu teklif geldiğinde benim Almanya’daki şirketim TRT’yazılı olarak hem e-mail, hem de müzik dairesine ve genel müdürlüğe, eğer Türkiye yarışmaya katılmayı düşünüyorsa bizi de değerlendirin şeklinde ciddi bir yazışma oldu. Ama herhangi bir cevap gelmedi. Arkasından da zaten Türkiye yarışmaya katılmayacağını duyurdu. 7 Ekim’de TRT ile tek taraflı yazışmalar oldu. Her kurumun tercih ettiği bir davranış biçimi olabilir. Herkesin tercihine saygı duymak gerekiyor. Biz üzerimize düşeni yaptığımıza inanıyoruz. Çünkü çok ayrıntılı bir dosya iletildi kendilerine. Ama taktirleri zaten bu sene yarışmaya katılmamakmış. Yarışma belki Türkiye’de yayınlanmayacak ama bir şekilde izlenecek biliyorum. Yakın zamanda Avrupa’da basın toplantıları düzenleyeceğiz." Bilgilerini verdi.

Basının soru sorması şeklinde toplantıyı devam ettirme niyetinde olmasıyla ortak merak şarkı oldu.  'En çоk merak еdilenin şarkı olduğunu biliyorum. Şuna inаnabilirsiniz, çok sağlam bir şarkıyla geliyоruz. Şarkının prodüksiyonu devam ediyor. Uluslararası biri tarafından hazırlanıyor. Şarkıyı ve kimin hazırladığını şimdilik açıklamıyoruz. Şarkımızı, İngilizce, Fransızca, İtalyanca ve İspanyolca olmak üzere 4 ayrı dilde ve 4 farklı versiyonda hazırlıyoruz. Dünyanın önemli DJ’leri tarafından Tamamıyla yeni bir prodüksiyonla remixleri yapılıyor.’’cevabını verdi.
Kaybetme riski sorusu üzerine ‘’ Hаyatta risk almadan başarı olmaz. Dolayısıyla dereceye giremezsem diyе hiç korkmаm. Tаbii ki yarışmаya katılаn 43 ülke vаr. Onların temsilcileri kazanmak için orayа gidiyor. Duruşunuz, bıraktığınız iz önemli. Biz güçlü olduğumuza inаnıyoruz. Eskiden faturalar kariyerlere mаl olabilirdi. Artık zaman değişti. Eurоvison ne hеr şeyin bаşlangıcı ne de sonu.

Hayatta her zaman risk aldım. Bu da benim için bir risk ama kendime inanıyorum. 43 ülkenin yarışacağı yarışmada alacağım başarı sadece San Marino’da değil Türkiye’de de mutlulukla karşılanacak.”  

Eurovision tarihinde sadece 1 kez finale çıkma başarısı göstermiş San Marino için elinden geleni yapacağını ve Türkiye’nin adının da en iyi şekilde duyulmasını sağlayacağına inandığını söyleyen Serhat Hacıpaşalıoğlu ‘’Bu konu standart bir konu değil. Standart olmayan şeylerin de hayatı güzelleştirdiğine ve bu konunun da hayatımıza bir renk ve güzellik katacağına inanıyorum.’’ 

Türkiye’nin 3 yıldır Eurovision’da olmamasına  ‘’Eurovision’da çok başarılı işler yaptık. Çok güzel şarkılar yapıldı. Semiha Yankı’nın Seninle Bir Dakika şarkısı en sevdiğim Eurovision şarkısıydı.’’  

 Türkiye’nin bu yarışmada olmaması hakkında  "Sanat ortamları bütün ülkeleri kaynaştırıp birleştiren, politik yaklaşımlardan uzaklaşmış çok daha temiz ve naif şekilde bir araya getiren ortamlardır. Türkiye’nin burada olması kendi imajımız açısından da çok değerlidir diye düşünüyorum. Türkiye bu yarışmada aslında çok sevilen ve merakla beklenen bir ülkedir. Ben mesela sonuncu olmasına rağmen Semiha Yankı’nın Seninle Bir Dakika isimli şarkısını çok beğenirim. Katılım konusunda farklı nedenler olabilir, sonuçta bir yayın kurumu buna karar veriyor. Kendi nedenleri vardır, onu da saygıyla karşılamak lazım. Ama ümit ediyorum ki Türkiye bu yıl bu vesileyle, gelecek yılda Türkiye olarak yer alır." 

 Birinci olduğunuz takdirde hangi mesajı verirsiniz sorumuz üzerine "Türkiye’de ve dünyada gündem çok çabuk değişiyor. 14 Mayıs günü nasıl bir mesaj veririm bilmiyorum ama inşallah o anı yaşarız. Türkiye yarışmayı bence bu sene izleyecek. Şarkımı zaten sadece Türkler, sadece Almanlar şeklinde yapmıyorum. Eurovision şarkı yarışmasında böyle bir tuzağa düşmek büyük hata olur. Popüler bir müzik yapıyoruz ve bunun da hedefine ulaşmasını istiyoruz." Cevabını alıyoruz.
Şarkıcı ilk elemeleri 10-12 Mayıs 2016 tarihlerinde yarı finalde yapacak. Buradan başarı ile çıkarsa finalde yarışma hakkı kazanacak  14 Mayıs 2016 tarihinde San Marino adına finalde zirveyi zorlamaya çalışacak.

yilmazparlar@yahoo.com

Cumartesi

Pascal Nouma’nın PN21 by Hummel 2016 koleksiyonu -Yılmaz Parlar


SPORDAN MODAYA PASCAL NOUMA

Pascal Nouma’nın PN21 by Hummel 2016 koleksiyonu için sanat ve spor dünyasının ünlü isimleri podyuma çıktı. PN 21 by Hummel 2016 yaz koleksiyonu, Banu Noyan koreografisiyle moda takipçilerinin ve basın mensuplarının beğenisine sunuldu.


Ünlü sunucu Burcu Esmersoy, futbolcular Ahmet Dursun ve İbrahim Yattara, şarkıcı Keremcem, Anıl İlter, Melih Gümüşbıçak, Anıl Tetik, Önder Açıkbaş ve Manga’nın solisti Ferman Akgül ilk kez mankenlik yaparak podyum deneyimi yaşadılar.


Spor camiasının sevilen ismi Pascal Nouma, moda dünyasına hızlı bir giriş yaptı.  Dünyaca ünlü Danimarkalı spor giyim markası Hummel ile işbirliği yapan Nouma’nın tasarladığı kıyafetler, 15 Ocak 2016 Cuma akşamı Maslak Steigenberger Hotel’de gerçekleşen  lansman defilesiyle görücüye çıktı.


Defilede, 20 profesyonel modelin yanı sıra spor ve sanat dünyasının ünlü isimleri de podyuma çıkarak Nouma’ya destek verdi.



Pascal Nouma​, ‘PN21 by Hummel 2016’ koleksiyonu ile moda dünyasına hızlı bir giriş yaptı.
Defilede sanat ve spor dünyasının ünlü isimleri podyuma çıktı.
2010 yılından itibaren Akbulut Tekstil’in profesyonel bakışı ve girişimleriyle kısa sürede Türkiye'de en önemli spor giyim markası haline gelen dünyaca ünlü Danimarkalı Hummel, ülkemizdeki sportif life- style boşluğunu doldurarak ve sokak modasında alışa gelmiş renklerin dışına çıkarak, gençler için bir ikonik marka olmayı başardı.
Kuruluşunun 92. yılını kutlayan Hummel, spor ve televizyon dünyasının sevilen renkli ismi Pascal Nouma'yla muhteşem bir işbirliğine imza attı.
Change the world through sport', yani 'Dünyayı sporla değiştir' sloganıyla, spor dünyasına farklı branşlarda sponsor olarak da destek veren Hummel, ülkemiz televizyonlarında birçok TV şovuna ve dizi filmlere kıyafet sponsoru oldu. İşte bu çalışmaları bugün güzel bir işbirliği sonucu 'PN 21 by Hummel'in doğuşuna neden oldu.
Türkiye’deki Spor ve televizyon dünyasının renkli ve sevilen ismi Pascal Nouma'nın giydiği her şeyin takipçileri tarafından ilgi görmesi ve dünyanın neredeyse her köşesini gezen Pascal'ın modayı takip ederek, çevresinde bir moda ikonu olarak tanımlanması Hummel'ın dikkatini çekerek güzel bir iş teklifini sağladı ve vitrinlere taşınacak bir koleksiyonu oluşturdu. Hummel'in Pascal Nuoma'yla yaptığı iş birliği sonucu yaklaşık 6 ayda ortaya çıkan koleksiyon, muhteşem bir defileyle görücüye çıktı.
Defile sonunda Burcu Esmersoy'la izleyenlerin karşısına çıkan Pascal Nouma'nın heyecanı görülmeye değerdi. Nouma, çok heyecanlı olduğunu belirterek, "Zaten çok yakından takip ettiğim modayı şimdi daha farklı gözle ve işim olarak görüyorum" diyerek yanında olan tüm dostlarına teşekkür etti.
Danimarkalı spor giyim markası Hummel ile yaptığı işbirliği kapsamında üyelerine kaçırılmayacak fırsatlar sunmaya başlarken, kampayanın yüzü Pascal Nouma oldu.

Spor giyim dünyasının popüler markası Hummel'in gözde ürünleri,  sportif kreasyonu ve yüzlerce ürünü, Sportif yaşam tarzına uygun giyimi sevenlere cazip fiyatlar ve özel hediyelerle birlikte giyim mağazalarında yerini aldı.

yilmazparlar@yahoo.com

  

Pazartesi

GALERİBU “AYAKLANMA”-Yılmaz Parlar



GALERİBU “AYAKLANMA”



Turizmin gözde mekanlarından Galata Kulesinin bulunduğu Galata semtinde yer alan Galeribu sanat galerisi “Göçebe Bağımsız Sanatçı İnisiyatifi” proje doğrultusunda “AYAKLANMA” isimli sergiyi sanat severlerin ziyaretine açtı

.

Galeribu Genel koordinatörü Şevval Ateş sergi hakkında şu ifadelerde bulundu.

“Yankı odası etkisi; kapalı grupların sadece kendi aralarında konuştuklarını genel norm sanarak daha fazla konuşması, konuşulduğunu duydukça kendi dediklerine daha da güvenmesi ve daha çok konuşması, konuşmanın daha çok konuşma yaratması ve sadece konuşmalardan oluşan, gerçekten uzak bir portrenin gerçek sanılmasıdır.
Globalleşen dünyada; kitle iletişim araçları hep bir ağızdan ortak bir mesajı bağırmaya başladığında, bir anda bir toplumun, hatta bütün dünyanın gündemi değişir. Günümüzde artık bu etkiyle modern devrimler oluşmakta, sistemler güdülmektedir.
Biz de Göçebe Bağımsız Sanatçı İnisiyatifi olarak bu gerçekliği; davetli sanatçılarla birlikte, kendi malzeme ve tekniklerimizdeki farklılıklarla ortaya koyduğumuz figürler aracılığı ile sorgulamayı amaçladık.”

Galeribu sanat galarisinde “AYAKLANMA” isimli sergide yer alan sanatçılar: Ayla Dündar, Belgin Şen, Çetin Pireci, Denizhan Özer, Gazi Sansoy, Hilal Can, K. Deniz Pireci, Kirkor Sahakoglu, Nesren Jake, Serra Mübeccel Gültürk, Umut Yalım.


Sergi açılışıda önceki sergi Mitoloji, psikoloji ve inanç sistemleri gibi bir çok alanı temel alan Gîtî-nümâ isimli ilk kişisel sergisini Galeribu’da açan  İzgi Özant ile Nişantaşı’nda açacağı Workshop Center hakkında söyleşide bulunduk.

Yastık Kılıfı ( Kırlent ), Çanta, T-shirt, Seramik, Ayakkabı Dekoratif Boyamadan, Kolay Seramik, Ahşap Süs, Kağıt Damga Oyuncak Mum, Keçe Aksesuar Yapımına  ve Şablon Baskı ( Serigrafi ), Kağıt Oyma Sanatı, Deri İşleme sanatına kadar çalışmaların yapılacağı yakın zamanda açacağı merkez Workshop hakkında bilgileri alıyoruz.
“AYAKLANMA” isimli sergi 31 ocak 2016 tarihine kadar Galeribu galeride açık kalacak.
yilmazparlar@yahoo.com