Pazar

Brandistanbul PR sahibi Hatice Kumalar, Muhteşem Doğum Günü -Yılmaz Parlar

 Güçlü Bir Kadın, Başarılı Bir İş, Mükemmel Bir Doğum Günü Partisi

Başarılı Halkla İlişkiler firması Brandistanbul PR sahibi Hatice Kumalar, Yeni Yıl dönümünü de özel bir doğum günü kutlamasıyla taçlandırdı. 



Halkla ilişkiler alanında çok başarılı çalışmalara ve birçok dikkat çekici projeye imza atan Brandistanbul PR sahibi Hatice Kumalar, doğum gününü kutlama vesilesiyle yeni yıl için müşterilerine parti verdi.



Brandistanbul PR şirketi, sektöre yön veren bir isim olarak öne çıkmaktadır. Müşteri memnuniyeti odaklı yaklaşımı, yaratıcı kampanyaları ve inovatif stratejileri sayesinde, Brandistanbul, işletmelere halkla ilişkiler konusunda destek sunan güvenilir bir iş ortağı olmuştur. İş dünyasında saygınlığı artan ve etkisi sürekli büyüyen Brandistanbul PR, sektöründeki başarısını sürdürmektedir.



İş hayatının itici gücü olan halkla ilişkiler firmalarının önde gelen başarılı güçlü isimlerinden biri olan Brandistanbul PR Sahibi iş insanı Hatice Kumalar’ın doğum günü partisi unutulmaz anılara sahne oldu. 



Başarıya giden yolda iş dünyasında parlayan kadın girişimcilerin ilham veren örneklerinden biri iş dünyasının gözdesi yenilikçi girişimci iş insanı Hatice Kumalar başarılı firmasıyla örnek oluyor

İş tutkusuyla yol alan başarılı kadın girişimci, doğum gününde sektör arkadaşlarından gelen hediyelerle şaşırdı.



Çalışmalarıyla sektöre damga vuran ve başarısıyla adından söz ettiren yetenekli iş insanın doğum günü, yüzen restaurant Le Vapeur Magique teknesiyle Boğaz gezisi esnasında sektör arkadaşları ve ayrıca yakınları ve iş arkadaşları tarafından coşkuyla kutladı.

Günümüzün rekabetçi iş dünyasında, başarılı olmak her bir iş sahibinin en büyük hedeflerinden biridir. Bu hedefe ulaşan ve sektörde öne çıkan isimlerden biri de Hatice Kumalar’ın kurucusu sahibi olduğu Brandistanbul PR (Halkla İlişkiler) şirketidir. Brandistanbul 'un başarısı, müşteri memnuniyeti, yaratıcı kampanyaları ve inovatif yaklaşımı ile sektör nezdinde takdir toplamaktadır.

Brandistanbul PR sektöründe yıllardır deneyimli bir isim olarak tanınmaktadır. Müşterilerine sağladığı kaliteli hizmetler ve etkili iletişim stratejileri sayesinde Brandistanbul PR, birçok büyük şirketin tercih ettiği PR danışmanı haline gelmiştir. Brandistanbul PR şirketi, vazgeçilmez bir iş ortağı olarak kabul edilmekte ve müşterilerine kaliteli çözümler sunmaktadır.

Başarılı İnsan Eğlenmeyide Bilir.

Renkli balonlar, süslemeler ve lezzetli pastalar nefis Antakya mutfağının eşsiz seçkilerin olduğu, partide, Brandistanbul PR sahibi Hatice Kumalar’ın, çalışma arkadaşların kusursuz organizasyonuyla bu güzel günü kutlamanın mutluluğunu herkese yaşatdılar.

Doğum günü pastasının üzerindeki mumlar tüm sevdiklerinin eşlik ettiği bir şarkı eşliğinde söndürüldü. Birlikte geçirdiği dostlarıyla bu özel anlardan dolayı oldukça mutlu oldu ve teşekkürlerini iletti.



Lezzetli yemekler, içecekler ve keyifli sohbetler doğum günü kutlamasına renk kattı. Hatice Kumalar özel gecede sevdikleriyle bir araya gelmenin mutluluğunu ve her anını dolu dolu yaşadı.

Doğum günü kutlamalarının devamında Yüzen restaurant Le Vapeur Magique DJ’ nin popüler müziklerine, danslarla konuklar eşlik etdi. Müziğin ritmiyle coşan konuklar, dans ederek, eğlence dolu bir gece geçirdi. 

Halkla ilişkiler sektöründeki başarısıyla dikkatleri üzerine çeken, Brandistanbul PR başarısının arkasında yatan bir diğer faktör, yaratıcı kampanyalarıdır. Brandistanbul 'nin ekibi, sektördeki son trendleri takip ederek, müşterilerine özgün kampanyalar tasarlamaktadır. Bu kampanyalar, hedef kitleler üzerinde büyük etkiler yaratmakta ve şirketlerin marka değerini artırmaktadır. Brandistanbul ve ekibi, her müşterinin ihtiyaçlarını anlayarak özelleştirilmiş çözümler sunmayı hedeflemekte ve müşteri memnuniyetini her zaman ön planda tutmaktadır.

Brandistanbul PR şirketi, inovatif yaklaşımıyla da dikkat çekmektedir. Sadece geleneksel medya ilişkileri ve basın bültenleri üzerine sınırlamamakta, aynı zamanda dijital medyanın gücünden de yararlanmaktadır. Sosyal medya kampanyaları, dijital medya stratejileri ve içerik pazarlaması gibi farklı alanlarda da etkili çalışmalar yapmaktadır. Bu sayede, müşterilerine kapsamlı halkla ilişkiler çözümleri sunmakta ve onların işletmelerini geniş kitlelere ulaştırmaktadır.



Başarılı iş insanı, PR firmasını kurduğu günden bu güne önemli bir yer edinmiş ve markaların ticaret stratejilerini başarıyla yönetmiştir. Müşteri portföyünde sayısız güçlü marka yer almış, en güçlü firmalarıyla işbirliği yapmış ve birçok değer kazanmıştır. Hizmetleri benzersiz ve etkili bir şekilde sunan iş insanı, ön plana çıkan kampanyalar düzenlenmektedir. Hedef kitleyle bağ kurma ve markaların imajını güçlendirme konusunda uzman olan iş insanı, dikkat çekici çözümlerle fark yaratmayı başarmıştır.

Ayrıca iş insanının halkla ilişkiler sektöründeki deneyim ve bilgilerini genç girişimcilerle paylaşarak, sektöre yeni adımlar atanlara mentorluk yapmaktadır. 

Fark yaratan özelliklerinden biri de medya ilişkilerine verdiği önemdir. İyi bir networkü olan başarılı iş insanı, müşterilerine medyada geniş bir görünürlük sağlamak için stratejik bağlantılar kuruyor ve basın ilişkilerini etkin şekilde yönetiyor.

Halkla ilişkiler sektöründe başarılı bir kariyere sahip olan Hatice Kumalar’ın doğum günü kutlamaları, onun sevdikleri tarafından ne kadar önemsendiğini bir kez daha gösterdi. Başarılarıyla öne çıkan ve enerjisiyle herkesi etkileyen Hatice Kumalar’ın doğum günü, unutulmayacak anılara ve mutluluk dolu hatıralara sahne oldu. Kendisine yeni yaşında başarılar dileriz.

yilmazparlar@yahoo.com


Cumartesi

6. İstanbul Orchestra'Sion Uluslararası Piyano Yarışması-Yılmaz Parlar

  Uluslararası Piyano Yarışması Neden Önemli

1-4 Nisan 2024’de gerçekleşecek 6. İstanbul Orchestra'Sion Uluslararası Piyano Yarışması'nın Önemi Nedir.

2013’ten beri Alink-Argerich Vakfının ve 2017’den beri Dünya Uluslararası Müzik Yarışmaları Federasyonu’nun üyesi olan 

İstanbul Orchestra’Sion Uluslararası Piyano Yarışması

(Notre Dame de Sion Piyano Yarışması), müzik dünyasının prestijli etkinliklerinden biri olarak öne çıkıyor. 



Her iki yılda bir düzenlenen Notre Dame İstanbul Orchestra'Sion Uluslararası Piyano Yarışması, müzikte yetenek ve kültürel zenginliğin buluştuğu özel bir platform..

Bu yarışma, genç piyanistlere kapsamlı bir sahne deneyimi kazanma ve yeteneklerini uluslararası alanda sergileme fırsatı sunuyor. 


Bu etkinlik, Notre Dame de Sion Okulu tarafından düzenlenmekte olup, katılımcılara profesyonel bir platformda kendilerini gösterme şansı vermekle birlikte klasik müziğin gelecekteki temsilcilerini keşfetmeyi amaçlıyor.



Yarışmanın öne çıkan özelliklerinden biri, uluslararası jüri üyelerinden oluşan seçkin bir ekibin katılımcıları değerlendirmesi. Bu, genç piyanistlere kariyerlerinde önemli bir geri bildirim kaynağı sağlayarak sanatsal gelişimlerine katkıda bulunuyor. 


Jüri üyeleri, performansın teknik becerilerini değerlendirmenin yanı sıra duygusal derinlik ve yorumlama becerilerini de dikkate alarak kapsamlı bir değerlendirme sunuyor.


Notre Dame de Sion Piyano Yarışması, katılımcılara klasik müzik repertuarını genişletme fırsatı tanıyan çeşitli kategorilere sahip. Yarışmacılar, Barok, Klasik, Romantik ve çağdaş dönemlere ait eserleri içeren bu kategorilerde performans sergileyerek müzikal çeşitlilik içinde kendilerini kanıtlama şansı elde ediyorlar.


Yarışmanın bir diğer önemli yanı ise kazananlara verilen ödüller. Bu ödüller, genç sanatçıların kariyerlerine önemli bir destek sağlamanın yanı sıra onları müzik dünyasında daha fazla tanınabilir kılıyor. Ayrıca, yarışma sonrasında kazananlar geniş bir dinleyici kitlesi önünde konserler verme şansını yakalayarak uluslararası arenada adlarını duyurma imkanı buluyorlar.



Diplomat kimliğinin yanı sıra yetenekli bir piyanist olarak bilinen Fransa’nın İstanbul Başkonsolosu Olivier Gauvin’in katılımıyla 23 Kasım 2023 Perşembe günü Notre Dame de Sion Fransız Lisesi Grande Salle salonda gerçekleşen Basın toplantısına Yarışma Başkanı ve Okul Müdürü Alexandre Abellan, Okul Türk Müdür Başyardımcısı Tuna Zenginel Saikali, Jüri Başkanı Jean-Yves Clément Jüri üyesi Lukas Geniusas, Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi kurucusu ve yöneticisi Filiz Ali, IKSV Genel Müdür Yardımcısı Yeşim Gürer Oymak, Andante klasik müzik dergisinin Genel Yayın Yönetmeni Serhan Bali, Orchestra’Sion Şefi Orçun Orçunsel ve Yarışma Genel Sekreteri Emmanuelle Beaufils katıldılar. 

Basın Toplantıya katılan isimler Yarışma hakkında bilgiler paylaştılar. Basın mensupların sorularını cevapladılar.

Yarışma Başkanı Okul Müdürü Alexandre Abellan “168 yıldan beri Notre-Dame de Sion'da, başta müzik olmak üzere sanat ve kültür eğitimi, pedagojik yöntemlerimizin merkezinde yer almaktadır. Ayrıca Uluslararası Piyano Yarışmamız, parçası olduğu eğitim projesinin çok ötesine geçmekte olup, itibarımızı oluşturan mükemmellik arayışımızı temsil ediyor. Bu yarışma, genç yeteneklerin değerini gün ışığına çıkararak, niteliği ve önemi ile İstanbul'un kültür ve eğitim sahnesinde görünür olmamızı sağlıyor”.dedi



Diplomatik misyonunu müzikle birleştirerek dikkat çeken Başkonsolos Olivier Gauvin kültürler arası etkileşimi ve sanatın birleştirici gücünü vurguluyarak, bu eşsiz yaklaşımı, diplomatik ilişkilerin ötesinde sanatın insanlar arasında bağ kurma potansiyelini ortaya koyduğunu ifade eden kısa konuşma gerçekleştirdi Gauvin “İstanbul Fransız Kültür Merkezi’nin desteğiyle ikinci kez olarak bu ödülü vereceğim için çok mutluyum. Notre-Dame de Sion'u müzikteki bu güzel macerası için kutluyorum. » sözleriyle birlikte desteklerini açıkladı.


Gauvin, yarışmanın 3. aşamasındaki adayları dinleyerek değerlendirecek ve Başkonsolos Olivier Gauvin Ödülü'nü verecektir. 


Jüri ;

Jüri Başkanı Jean-Yves Clément, Anna Geniushene, Denis Pascal 

Etsuko Hirose ,Gülsin Onay, Lukas Geniusas, Toros Can gibi isimlerden oluşuyor.


İlgililerin Verdiği Yarışma Hakkında  ve Ödül Bilgileri; 


Birincilik Ödülü 8.000 $, İkincilik Ödülü 4.000 $, Üçüncülük Ödülü 2.000 $’dır.

Yarışmada Birincilik, İkincilik ve Üçüncülük olmak üzere 3 ana ödülün yanı sıra Notre-Dame de Sion Fransız Lisesi öğrencilerinin oluşturduğu jüri tarafından verilen NDS Gençlik Müzik Ödülü de bulunmaktadır. 

Yarışmanın üçüncü turunda icra edilmesi gereken zorunlu eserler arasında çağdaş bir Türk eserin de bulunması, Türk bestecilerin uluslararası platformda tanınmasına katkı sağlıyor. Bu kapsamda, 2017’den beri ünlü piyanist ve besteci Ali Darmar her yarışma için özgün bir eser besteliyor ve bu bölümün kazananı Ali Darmar Ödülü'nün sahibi oluyor.



Birincilik Ödülü’nü kazanan yarışmacıya iki sene içerisinde bir seri konser vermesi teklif edilecek olup, bunlar arasında: Istanbul Notre-Dame de Sion Fransız Lisesi’nin gösteri salonunda bir konser, Fransa’nın Chateauroux şehrinde Lisztomanias Festivali’nde bir resital, Uluslararası Gümüşlük Klasik Müzik Festivali’nde bir konser ve Ayvalık Uluslararası Müzik Akademisi’nde bir konser ve Fransa’nın Bourges şehrinde Saint-Bonnet Tiyatrosu’nda bir resital bulunmaktadır. Kazanan yarışmacı daha sonra başka konserler de verebilir. Bu konserlerin listesi internet sitesinde düzenli olarak güncellenecektir.

2022’den beri yarışma kapsamında iki özel ödül verilmektedir; bunlardan birincisi Fransa Başkonsolosu Olivier Gauvin Ödülü’dür. Aynı zamanda kendisi de piyanist olan Fransa Başkonsolosu Olivier Gauvin 3 Nisan 2024 tarihinde düzenlenecek yarı finale katılarak özel ödülünü takdim edeceği adayı seçecektir.



Diğer özel ödül ise Cemal Reşit Rey Ödülü’dür. CRR Genel Sanat Yönetmeni Murat Cem Orhan 4 Nisan 2024 Perşembe günü saat 20.00’da CRR Konser Salonu’nda düzenlenecek yarışma finalinde seçtiği bir adaya Cemal Reşit Rey Ödülü’nü takdim edecektir.


Tüm ödüller yarışmanın kapanışı vesilesiyle düzenlenecek bir gala gecesinde verilecektir. 


Yarışmaya Başvuru 

Video üzerinden ön eleme 

Videolar üzerinden ön elemelere kaydolmak için, adayların yarışmanın internet sitesinde «kayıt» alanındaki linkte yayınlanan bir formu doldurmaları gerekmektedir. Adayların başvuru formuna video veya videolar ile bir CV eklemeleri gerekmektedir. 

Bu ilk kayıt, 60 avroluk bir ödeme gerektirmektedir. («ödeme» alanındaki linkten veya banka havalesi yoluyla ödeme yapılabilir). 

Son kayıt tarihi Cuma 1 Aralık 2023 gece yarısıdır. 

Ön eleme Aralık 2023’de gerçekleşecektir. Tüm adaylar, başvurularının kabulü veya reddi konusunda en geç 18 Aralık 2023 Pazartesi tarihine kadar bilgilendirilecektir. Yarışmaya katılmak üzere elemeden geçmiş adayların program seçimlerini içeren ikinci bir kayıt dosyası doldurmaları ve 60 avro tutarındaki nihai kayıt ücretini ödemeleri gerekecektir. 

yilmazparlar@yahoo.com


Pazar

Tekirdağ Köftesi ve Tekirdağ Karpuz Dondurması -Yılmaz Parlar

 Tekirdağ Köftesi ve Tekirdağ Karpuz Dondurması 

Tekirdağ Köftesi kadar Tekirdağ Karpuz Dondurmasıylada anılacak.

Tekirdağ Süleymanpaşa Belediyesince düzenlenen, “Ferhadanlı Karpuz Festivale” dinamik bir destek veren  Avrasya Gastronomi ve Aşçılar Federasyonu (AGAFED) festival için yaptığı ürünler arasında bulunan Tekirdağ Karpuz Dondurması şehrin yeni markası oluyor.



Ürünün isim babası Avrasya Gastronomi ve Aşçılar Federasyonu (AGAFED) Başkanı Ahmet Karaman,çok ilgi gören Karpuz Dondurmasını yeni bir marka olarak gündeme getirdi.

Yaptığı konuşmasında da Karpuz Dondurmasının marka niteliğini vurguladı.

Tekirdağ Süleymanpaşa Belediyesince düzenlenen, “Ferhadanlı Karpuz Festivale” katılan Avrasya Gastronomi ve Aşçılar Federasyonu (AGAFED) üyeleri aşçılar önce Belediye tarafından Özcanlar Restaurantda ağırlandılar. 



Tekirdağ köftesini çok uzun yıllar öncesinden müşterilerinin beğenisine sunan Özcanlar Restaurant köfte lezzetin doruğunu yakalamış. Gerek Trakya çorbalarıyla gerekse köfte ve özel Tekirdağ tatlısı Aşçılardan tam not aldı. 



Fabrikada hazırlanan köfteler kendi restaurantlarına servis ediliyor. Kömür ateşinde pişirme özelliklerine uygun ızgara ediliyor.



Toplu aile fotodan sonra Festival alanına hareket eden AGAFED üyeleri Festival son hazırlıklarını tamamlıyarak fedakarca zaman sınırı olmadan gastronomi sevgisiyle festivale renk katdılar.

yilmazparlar@yahoo.com


Salı

Cozmoenergetica İnanılmaz Yetenek Çağın Can-Yılmaz Parlar

 Cozmoenergetica İnanılmaz Yetenek Çağın Can


Şu anda 2500’den faazla Öğrenci ve 250 civarında Hoca yetiştiren Cozmoenergetica uygulayıcısı ve Hocası Çağın Can ile Yönetim Kurul Başkanlığını Dina Mizrahi’nin yaptığı Taksim’deki Bilgi Paylaşım Merkezinde bir söyleşi gerçekleştirdik.


Enerji fışkıran verdiği, Dünya Sağlık Örgütünce (DSÖ) kabul görmüş bilimsel Cozmoenergetica kozmik enerjisiyle inanılmaz yetenekli Rusya’da eğitimini tamamlamış Dr. Petrov’un Kozmo Energetica okulun öğrencilerinden ve aktarıcılarından Çağın Can’a önce Cozmoenergetica’nın kurucusu Dr. Vladimir Alexander Petrov’u soruyoruz.



Dr. Vladimir Alexander Petrov, Özbek asıllı bir tıp doktoru. 1958’de Taşkent’te doğmuş. Üniversitede tıp eğitimi tamamladıktan sonra sadece bu alanda çalışmak istemediğini, doğal metotlar da kullanmak istediğini fark ediyor ve şamanik çalışmalarla diğer bazı yöntemleri bir arada kullanabileceği bir okul kuruyor: Moonlight School yani Ay Işığı Okulu... 80’li yıllarda Tien Şan dağlarında bir keşif gezisine çıkan Dr. Petrov, özel vortkes alanları (yüksek frekanslı enerjinin yoğunlaştığı alanlar) olan bu bölgede doğal frekansları keşfediyor ve denetlenmesi üzerine çalışmalara başlıyor. Burada başlayan fark edişini Dr. Petrov’un Kozmo Energetica, ülkemizde kullanılan adıyla Kozmik Enerji okulunu ve sistemini kuruyor. 


Kozmik Enerji sistemi dahilinde neler yapıyorsunuz?


Kozmik enerji bir bilinç teknolojisidir. Zihinsel kapasitenin artırılması ile beraber insan potansiyelinin açıklanması, kendi doğamızı keşfederek kendi potansiyelimizi sahip çıkmamızı ve devamını getirmemizi sağlayan bir seminer dizisi. Bu seminerlerde insanların kendi hayatında ve çevresinde bir farkındalık yaratabilmesi(yaratabilecek kapasiteye ulaşması amaçlanır.


İnsanın frekansının yükselmesi ne demek?


İnsanların aura yani bioenerji alan ve parametreleri farklılık gösterir. Tüm insanlar kendi enerji alanları, kendi dalga titreşimleri ve kendi seviyesinde bilgi (enerji) alışverişinde bulunurlar.


Evrensel frekansları alıp sentezleyebilme yeteneği ve kapasitesi olarak da tanımlayabiliriz.


Kişinin kendi potansiyelini, zihinsel kapasitesini artırarak algıladığı üç boyutun ötesindeki boyutlarla da iletişimini farketmesi ve yönetebilmesi kendisine her alanda kolaylık sağlıyor.


Her insanın böyle bir potansiyeli var mı?


Evet, var.


Kendi frekansımızın durumunu fark edebilir miyiz?


Fark edebilir, yönlendirebilir ve en önemlisi dönüştürebiliriz.


Bütün insanlarda korku, şüphe ve problemler, ona uygun frekans dalga alanları ile bilinçaltında bulunmaktadır. Sürekli rezonansa karşılığa dek gelen dış dalga alanı hazır durumdadır.


Kendi alanında frekans aralıklarını değiştirerek, istenmeyen frekans spektrumu bantlarını temizleyebilir ve ona bağlı rezonansları ortadan kaldırabiliriz. O artık korku ve problem olmaktan çıkar.

Kendi enerji alan frekans aralıklarımızı nasıl değiştirebiliriz?


Arzuları ve duyguları, düşünceleri ve hisleri, eylemleri kontrol ederek. Bunların hepsinin sürekli değerlendirilmesi gerekir, gereksizleri yani bize hizmet etmeyenleri yok etmek ya da dönüştürmek gerekir. Başka bir deyişle, devamlı düşüncelerini kontrol etmeli,zihinsel alanı temizleyip gereksiz bilgi enerji alanlarını farkında olarak düzenleyebiliriz. Bunu nasıl yapabiliriz? İrade gücü ile. İrade insanlar için mükemmel bir araçtır. İradeye her zaman antrenman yaptırmak ve geliştirmek gerekir. Kim kendini geliştirmek istiyorsa, bu süreç hayatının bir parçası haline gelmelidir.


Zamanla bu süreç otomatik ve devamlı olarak işler.


Dr. Petrov 1983’te Kozmik enerji Okulu’nu kurmuş. Sonra neler oluyor? Tien-shan dağlarındaki keşif gezisinden sonra Kozmik Enerji Okulu’nu kuruyor. Frekansların denetlenmesi, skalaların oluşturulması 1994 yılına kadar devam ediyor. Bu sürede tamamen klinik ortamda araştırmalar yapıyor. Kişiler ve uygulayıcılar üzerindeki kısa ve uzun vadede etkilerini ve yaşadıkları değişimleri gözlemliyor, varsa yan etkilerin ortadan kaldırılması ile ilgili yöntemler geliştiriliyor ve dönüştürülüyor. Hazır olduğunda uygulayıcıları yetiştirmeye başlıyor. 1996’da kamuya ait bir tekstil fabrikasından davet alıyor. 38 bin işçinin çalıştığı bu fabrikada bir ilk oluyor. Dr. Petrov, devlette ilk kadrolu “şifacı” olarak görev alıyor ve tekniklerini uyguluyor. Fabrikanın verimliliğinde ve çalışanların yaşamlarında çok olumlu farklar yaşanıyor. Dr. Petrov da bu süreçte çok önemli gözlemler yapma şansı buluyor. 2000 yılında daha geniş kitlelere ulaşabilmek için Moskova’ya taşınıyor. Kozmik Enerji’nin içinde çok özel bir birim olan “Chutta Block”u incelemeye başlıyor. Çok özel bir sistem bu. Klasik Kozmik enerji eğitiminde 77 kanal kullanıyoruz. Chutta Blok ise kendi içinde 850 frekans içeriyor. Çok ciddi bir gücü ve önemli problemler üzerinde çalışma prensipleri var. Dr. Petrov 2002 yılında, kötüye kullanımını engellemek adına sistemin patentini alıyor.


Siz bu sistem ile ne zaman tanıştınız?


16 yaşındayken Dr. Petrov’un bir öğrencisinden eğitim almaya başladım, daha sonrasın da rusyada tüm seviyeleri tamamladım. Çok ciddi cevaplar sundu bana.


Tüm seviyelerle kastettiğiniz nedir?


kozmik enerji 8 seviyeden oluşan bir eğitim. Son seviye olan chutta seminerini türkiyeye ben getirdim. Şuan tüm seviyeler ülkemizde de mevcut.


16 yaşında bir gencin bu kadar derinleşecek nasıl soruları vardı?


Ben de hala soruyorum bunu kendime. Ciddi bir arayışım vardı, evrendeki konumumu bilmek istiyordum. İnsan mekanizması benim için hem çok mükemmel hem çok basitti.

Bunu anlamladırabilmeliydim. Tasavvuf ve ezoterik öğretilerle başladım araştırmaya. Ama hep bir şeyler eksik kaldı. Kozmik Enerji Okulu aracılığı ile evrendeki konumumuz, evrenle etkileşimimiz gibi konulara dair cevaplar buldum. Kozmik enerjinin bana hizmet ettiği nokta, bilimsel bir alt yapı ile desteklendiği için daha kolay anlamlandırabilmem oldu.



Bu okulun bilimsel alt yapısı nedir?


Dr. Petrov, akademik kimliğinden dolayı birçok alanda bilimsel bilgiye sahipti ve bunları beş bin yıllık kadim öğretilerle karşılaştırarak açıklamalar yapabiliyordu. Bunları seminerlerde anlatıyoruz. Enerjinin aslında bir bilgi olduğunu öğrenmek, hepimizin birer yazılım olduğunu fark etmek, yazılımları dönüştürdüğümüzü fark etmek bana çok basit şekillerde tanımlamalar getirdi.


Yazılımlarımız nasıl bozuluyor? Virüs mü giriyor?


Evet, virüs gibi dışarıdan gelen etkiler de olabilir, kişinin kendi yarattığı düşünce kalıpları, hisler, hareketler de olabilir.


Kozmik enerjinin yaptığı nedir burada?


Kişilerde ki deformatik artık ona hizmet etmeyen kayıtların temizlenerek, yerine yüksek titreşimli kişiye hizmet eden titreşimlerin oluşturulması.


Hayatımızda neleri değiştirebilir?


Kozmik enerji bütünsel bakış açısı ile bakar. Tek bir problem üzerinden iyileşmenin yeterli olmadığını savunur. Bir uygulamada tüm organ sistemi, tüm enerji bedenler, tüm çakra sistemi ile çalışarak kişiyi bütünsel olarak ele alır. Fiziksel, ruhsal ve zihinsel olarak her alanda kişinin sağlıklı titreşime gelerek, hayatın her alanında gelişip dönüşebilmesini amaçlar.


Birçok çalışma seçeneği var artık. Kozmik Enerji’nin farkı nedir?


Herkese hizmet eden bir bilgi var ve bütün bilgiler birbirinin yansıması. Benim evrende kendimi ifade edebileceğim en uygun yöntem Kozmik Enerji oldu. Yapılan uygulamarı açıklayabilen, sağlam temellere oturtan ve kişinin kişisel gelişimini dengeli bir biçimde anlamdırabilen bir disiplin.


Siz burada anladığım kadarı ile bir enerjiye aracılık yapıyorsunuz. Farklı isimler altında bu yapılıyor son yıllarda. Tehlikeli bir tarafı da yok mu?


Başka sistemler için bir şey diyemem ama kozmik enerji seminerinin sonuçları gözlemlenebilir ve önceden tahmin edilebilir olduğundan kişi sağlıklı bir şekilde, fiziksel varlığını onurlandırıp, kendini gelişime açabilir. Dr. Petrov, kolektif zihin teknolojisini kullanır. Bilgiyi hayatımıza katabilememiz için aktif araçlar sunar. Belli alıştırmalar ve deneyimler ile kişinin bunu elde etmesine izin verir. Böylece kişi sağlıklı bir şekilde kendini geliştirir.


Uygulayıcıya etkisi nedir?


Kozmik Enerji, temizlemek, korunmak ve bilgi üzerine bir metot. Bu nedenle uygulayıcılar da korunabiliyor. Bir korunma kalesi inşa edebiliyoruz. Danışanın enerji alanı ile etkileşime geçmediğimiz gibi kendimizi de iyileştirerek çıkarız çalışmadan.

Ne kadar süren bir eğitim?


3 günlük temel seminerlerle başlıyoruz. Bu seviye kişi ve çevresi için büyük açılımlar yaratır. Diğer seviyeleri tamamlamak için de farklı süreçler mevcut. Uygulamalar ise 30 dakika ile 60 dakika arası değişiyor. 12 uygulamalık kürler planlanmış olmakla birlikte kişiden kişiye değişebilir.


Hayatta frekansımızı en çok düşüren faktörler nelerdir? Kendimizi nasıl koruruz?


Kişinin kendinin farkında olması çok önemli. Kendine yabancılaşmak, kendini kabul etmekten uzaklaşmak günümüzde en sık karşılaştığım sıkıntılardan. Temel motivasyonlarımızı belirlememiz gerekiyor. Seminerlere, çalışmalara katılırken temel motivasyonumuz nedir? Sepette biraz daha renk olsun diye değil de, öğrendiklerimizi hayatımıza geçirebilmek çok önemli. Çok ciddi ve senelerce sır gibi saklanmış bilgiler günümüzde elimizdeyken sadece günlük hayatta dilimize pelesenk etmemek, bunları deneyimlemek önemli. Moda gibi görmemek lazım. Temel nokta daima gelişimde kalmak; kendimizi yargılamadan...


İnsanın potansiyelini kullanması nedir?


Sınırsızlığını kabul etmesi; her açıdan sınırsızlığını... Bu bir hayat ve hayat senaryosunun yazarı da yönetmeni de baş rol oyuncusu da biziz. Yaşadıklarımız bizim seçimimiz. Tabii ki dışarıdan etkiler geliyor ama burada evrenin etkileşimini iyi izlemek gerekiyor.


Evrende her şeyle ve herkesle her an etkileşim halindeyiz. Bunu keşfettiğimizde doyurucu bir süreç başlıyor. Evrenin bir programı var ve o program zaten işliyor. Bizim bu programı görmeye istekli olmamız lazım. Her şey zaten mükemmel bir noktada ilerliyor. 16 yaşında beni doyuran nokta evrenin mükemmelliğinden emin olmaktı. Her geçen gün biraz daha tanık oluyorum bu mükemmelliğe...


Sizlerin hayatında hiçbir sıkıntı yok sanılabiliyor. Eminim ki vardır. Peki sıkıntılı hallerin içinde eminliği korumayı başarabiliyor musunuz?


Yüksek titreşimli frekansın içinde her an kalamayabilirsiniz ama farkında olunca bunu yönetebilirsiniz. Bu sıkıntıyı senelerce üzerimizde taşıyacağımıza daha kolay çözümlemenin araçlarına sahip olabiliriz, merkezimize tekrar kolaylıkla dönebiliriz. Yaşamı mutlu bir şekilde deneyimlemek ve sahiplenmek de mümkün.


“Frekansım yükseldi, hayatımda bir daha sıkıntı olmayacak, her istediğim bana gelecek” fikrine ne dersiniz?


Olumlu düşünceler tabii ki yüksek titreşimi getirir. Ama temel deformasyonlardan, kısırdöngülerden özgürleşmek gerekiyor. Bulunduğunuz yaşa kadar biriktirdiğiniz duygular, düşünceler ve hareketler var. Bunları da dönüştürmek önemli. Kozmik Enerji bu anlamda kişiye evrim geçirten bir süreç. Duygusal, fiziksel ve zihinsel kapasiteyi artırıyor, direncini artırıyor.



Kozmik Enerjinin Uygulama Alanları Nelerdir?



Kozmik Enerji; iş teknolojisinde, jeoloji alanında, tarımda ve her türlü araştırmalarda


kullanılır. Ancak bu alanlarla da sınırlandırılamaz. Dr. Petrov'un ve onu takip


edenlerin odak noktası, insan potansiyelinin açıklanması, kişi tarafından bunun farkına


varılması ve potansiyel ortaya çıkarılarak kişinin dünyaya bakışının genişlemesi yoluyla


her alanda kullanılması olmuştur. Kozmik enerji kişide var olan ancak farkında olmadığı


bilgi ve gizli yaratıcı yeteneklerinin uyanmasına katkı sağlamayı amaçlar.



Kozmik enerji sistemindeki bugün itibarıyla tanımlanmış bulunan ve dalga etkisi yaratan frekanslar "kanal" olarak adlandırılır. Bu kanalların her biri değişik titreşim ve özelliklere

sahiptir.



Kanallar uygulandığında hem uygulanan hem de uygulayıcı için zaman içinde birikmiş negatif etkilerin temizlenmesi amaçlanır. Kişinin hayatında olumsuzluk yaratan negatif enerjileri ortadan kaldırılması mümkün olabilir. Bunun sonucunda ise kişi hayatının her alanında büyük değişim ve dönüşümler yaşayabilir. Bu yaklaşımı ile kozmik enerji Doğu felsefesi ve kadim bilgilere de uygun bir anlayıştır. Bu asırlardan gelen bilgilere uygun olarak kozmik enerji de insanı bir bütün olarak görür.


Söyleşi sonrası verdiği seansda inanılmaz bir rahatlama aldığıma tanıklık ederim..

Elbetde ben genel olarak aldım. Kişilerin düğümlenmiş blokajları kesinlikle çözüleceğine inandım.


yilmazparlar@yahoo.com 


Cuma

DMW Diplomaside Dokunaklı Şarkı -Yılmaz Parlar

  DMW Diplomaside Dokunaklı Şarkı 



Türkiye-AB ilişkilerin Gelişmesine katkısı haricinde ekonomi, sosyal, kültürel, siyasi alanlarda da ilişkilerin gelişmesine önemli katkı sağlıyan Avrupa Birliği Komisyonunun desteği ile kurulan DMW Uluslararası Diplomatlar Birliği bünyesinde Sanatcı Miriam Geiger zirvelerde şarkısıyla kalplere köprü kuruyor. Duygusal iletişim ile derin düşünceleri kelimeler olmadan ifade ediyor.


Müzik Yoluyla iletişim

Kelimelerin başarısız olduğu yerde müzik devreye girer sözü ile müziğin gücünü bir iletişim aracı olarak yakalıyor. Müzik ile derinden tutulan düşünce ve duyguları kelimeler olmadan ifade edebiliyor.  

Müziğin evrensel bir dil olarak anlamanın iki önemli parçası var. Birincisi, müziğin ve sesin dilin amacı olan duygu ve düşünceyi ifade etme yeteneğidir. Tüm dilin temelinde fikirleri, düşünceleri, duyguları ve inançları iletme ihtiyacı vardır. Konuşulan dillerin gelişimi ile ilgili olarak müziği bu anlamda düşünün.

İkincisi müziğin kendisinin dilini anlamaktır. Başka bir deyişle, Müziği bu anlamda kültürel olarak üzerinde anlaşmaya varılmış, ancak biçim ve yapı bakımından evrensel olmayan dil sistemleri olarak düşünün.

Müziğin aslında evrensel olarak bir dizi benzersiz kod ve kalıp taşıdığını gösteriyor.

Miriam Geiger ile yaptığımız söyleşide “Türk kardeşlerimize: Türkiye ile çok iyi kardeşlik ilişkilerinin yanı sıra bir ilki de gerçekleştiriyoruz. Diplomaside, iki yıldır klasiğin dokunaklı şarkısını kullanıyoruz.” diyor



İnsanların kalplerine ve ruhlarına ulaşan eğitimli şarkıcı Miriam Geiger, Özellikle şarkı söylemek, doğrudan duyarlılıklara hitap eden ve onlar üzerinde hareket eden derinden insani bir enstrümandır.

Miriam Geiger “Deneyimlerimiz göstermiştir ki bu şekilde, Asya ve Güney Amerika kültürlerinin zaten bir rol model olduğu diplomaside insanı çok daha derinden ve sıcak hissettiren şeylerdir. 

Sonuçlar o kadar prezentabl ki, bu yolda artan yoğunlukta devam edeceğiz. Türk ortaklarımız da onları destekliyor.

Felsefe. Bu şekilde daha iyi iletişim kuracağız, birbirimize ve ilişkilerimize yaklaşacağız. İnsanlığın canlı bağlılığı. İnsan yaklaşımının işe yaramasının tek yolu budur.” Şeklindeki ifadesiyle  DMW Diplomatlar Birliğin sanat gücü olarak köprüleri çok çabuk inşa ediyor.


yilmazparlar@yahoo.com


İstanbul’da Dünya Yoga Günü-Yılmaz Parlar

   İstanbul’da Dünya Yoga Günü


İstanbul Hindistan Başkonsolosluğu ev sahipliğinde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve Spor İstanbul destekleriyle 21 haziran 2023 Çarşamba günü Sarayburnu parkında 9.uncu Uluslararası Yoga Günü kutlandı.



Gerçekleşen Yoga gününde Hindistan Türkiye Büyükelçisi Dr. Virander Paul, Hindistan İstanbul Başkonsolosu Sudhi Choudhary, İstanbul Belediye Başkan Danışmanı Mustafa İsmail Duran, spor İstanbul Stratejik Ortaklıklar Müdürü Seçil Akbudak Tanören Çeşitli İstanbul konsolosları ve temsilcileri, çeşitli yoga-meditasyon dernek üyeleri katıldılar. Yoga Hocası ve ekibi öncülüğünde yapılan yoga hareketlere tüm protokol bizzat katıldı.



Hindistan Başbakanı Shri Narendra Modi’nin mesajında “Yoga antik hint bilgelerin insanlığa verdiği en değerli armağandır. Yoga bir denge ve sakinlik halidir” der.

Bedeni ve zihni kontrol etme teknikleri ile bir hedefe ulaşmak için yöntem olarak, felsefe okullarından veya sistemlerinden birinin adı olarak çeşitli disiplinlik kazanan  yoga; Sağlık anlamına gelir. Mükemmel bir denge ve eklemler, dokular, kaslar, hücreler, sinirler, meme ve tüm vücut sistemleri arasındaki uyum. İyi bir sağlık Fiziksel, duygusal, zihin ve ruh sağlığıdır.



Açılış konuşmasında , Hindistan İstanbul Başkonsolosu Sudhi Choudhary,özetle  “Başkonsolos meslektaşlarım ve diplomatik toplum üyeleri dostlarım. “Merhaba İstanbullular. Herkese mutlu ve sağlıklı Yoga günü dilerim”sözleriyle başladı..

“Türkiye dahil, Milyonlara yoga yapan insan var. Her gün yoga yapıyorsunuz. Ben de sizlerden biriyim. Günüme yogayla başlıyorum,  ve bazen yogayla bitiriyorum. Yoga sürdürülen derinlik, yoga tevazu, ve huzur. Bizi zihinsel, ruhsat ve dengeyi uyuşturuyor. 



Tüm bedenlerdeki ya da yaşlardaki insanların yoga hayatlarının bir parçasıdır.

Bunun yolu her zaman bedeninizi dinlemek ve ona iyi davranmaktır. Normalde yoga yaparken namaste demesi

fark etmiş olacaksınız. Ben de konuşma namaste ile başladım. O zaman nedir? Namaste başımla, selamlıyorum” İBB ye desteklerinden teşekkürlerini sundu. 


Hindistan Türkiye Büyükelçisi Dr. Virander Paul, İstanbul'da, 9. Uluslararası Yoga Günü münasebetiyle bu etkinliği düzenlemeye yardımcı olanlara Teşekkür ederek başladı.



Dr. Virander Paul,”Bozulmamış ve zengin tarihi ile dünyanın en büyük şehirlerinden biri olan bu en büyüleyici ve güzel şehirde bulunmaktan çok mutluyum. Bosfor üzerindeki bu muhteşem ortamda bir arada olmaktan hepimiz ayrıcalıklıyız.



Bugünkü gibi bir olayı kutlamak için burada bir araya gelmemiz her gün mümkün değil. Meslektaşım Uluslararası Yoga Günü'nün doğuşunu kısaca açıkladı ve tanımladı. Birleşmiş Milletler'in böylesine büyük bir uluslararası destekle yogaya adanmış bir Uluslararası Gün ilan etmesi, yoganın tanınmasıdır.

Yoganın evrensel cazibesini ve insanlığa sağladığı muazzam faydaları hissedin. Yoga sanatı, bilimi ve felsefesi Hindistan'da ortaya çıkmış olabilir, ancak bugün tüm dünyaya aittir. Ve yoganın popülaritesi dünya çapında giderek artıyor ve sınırları aştı.” Dedi



Uluslararası Yoga Günü'nün ilk kez düzenlendiği 2015 yılından bu yana kitlesel bir harekete dönüştüğünü hatırlatarak, “Her yıl oyuna odaklanması için bir takım seçiliyor. Geçen yıl normallik için yogaydı. Bu, dünyanın toparlanmaya başladığı zamandı.



COVID-19 pandemisinden, sadece pandeminin fiziksel etkisi değil, aynı zamanda COVID-19 bütçesinin insanlığa getirdiği psikolojik ve zihinsel ıstırap da. Şimdi bu yıl, Genel Konsey'in de belirttiği gibi, sahne Vasudhaiva Kutumbakam için Yoga'dır.

Biliyorsunuz bu yılki sahne olarak seçilmiştir ve bu bir ifadedir. Dünyanın bir aile, tek dünya, tek aile ve tek gelecek olduğu anlamına gelen Sanskrit dilindeki eski bir metinden alınmıştır. Ve şimdi bu, çevredeki ekosistemle sürdürülebilir, bütünsel, kapsayıcı ve sorumlu bir şekilde uyum içinde yaşamaya dair benzersiz bir Hint felsefi yaklaşımıdır.” Açıklamalarında bulundu.



Elçi, “Ve yoga gerçekten de buna katkıda bulunuyor. Yoga, bugün bile Yoga İncili'nde gördüğümüz gibi, insanları bir araya getiriyor. Biliyorsunuz, şu anda Amerika'ya resmi ziyarette bulunan Hindistan Başbakanı, kısa bir süre önce New York'ta BM merkezindeydi ve Uluslararası Yoga Günü kutlamalarına liderlik etmişti.



Ve eminim ki yogaya olan sevginiz ve ilginiz sizi buraya getirdiğine göre, bazılarınız biz bu etkinliği bitirdikten ve kısa bir süre önce BM genel merkezinde gördüğümüz coşku ve hareketliliği gördükten sonra kesinlikle internete bağlanacaksınız. Şimdi, bitirmeden önce, bize katılmak için zaman ayırdığınız için her birinize bir kez daha teşekkür etmeme izin verin.” İfadelerini kullandı. Uluslararası Yoga Günü'nü kutladı.



İstanbul Belediye Başkan Danışmanı Mustafa İsmail Duran, spor İstanbul Stratejik Ortaklıklar Müdürü Seçil Akbudak Tanören’e desteklerinden dolayı ve Yoga öğretmeni ve ekibine hizmetlerinden teşekkür plaketleri verildi.

Tüm yogacıların aile fotosu ile etkinlik sona erdi. Hindistan mutfağından seçkiler katılımcılara ikram edildi.


yilmazparlar@yahoo.com